7’den 70’e direnişin kamp hali!

7’den 70’e direnişin kamp hali!

Çete saldırılarının ardından 71 gündür topraklarından uzakta yaşam mücadelesi veren Kobanêliler umutla YPG/YPJ’nin yürüttüğü direnişte cepheden gelecek olan zafer haberini beklerken, bir yandan da kışın soğuğuna karşı kendilerini korumaya çalışıyor. Suruç’ta kurulan 7 çadır kentte kalan büyük bir çoğunluğu kadın çocuk ve yaşlılardan oluşan Kobanêlilerin hikayeleri ise acı ve umut ve direnişin bileşkesi. Babaları YPG saflarında direnişe gittikten sonra dünyaya gelen bebekler, savaşta babalarının zaferle dönmesini bekleyenler, ömrünü geçirdiği kenti bir günde terk etmek zorunda kalanlar hikayelerin  sadece bir kaçı. Çadır kentlerdeki Kobanêliler objektiflerimize ve haberlerimize şöyle yansıdı.

12 yaşındaki Rodin, Kobanê’de cephede olan babası YPG’li Huseyn Omer (Amed)  yolunu gözlüyor. YPG, YPJ’nin DAIŞ çetelerinin işgal ettiği evlerini, sokak ve mahallelerinin temizlendiği gün babası ile buluşma hayali kurduğunu söylüyor.

Kobanê Çadır Kent’te büyüyen 2 aylık ikiz olan Aylin-Ceylan’ın babası Mihemed Heci YPG saflarında. İkiz bebeklerin annesi Xanım Mihemed, çocuklarının zor koşullarda büyüdüğünü, ancak onurlu bir yaşam için eşinin direniş cephesinde toprağını koruduğunu söylüyor.

Bundan 20 gün önce çadır kentte dünyaya gelen ikiz bebeklerden Kürt Özgürlük Mücadeles’inin efsanevi komutanı Rostem Cudi ile Kobanê direnişinin sembolü YPG komutanı Arin Mirkan ismi ile büyüyorlar. Arin ile Rostem’in ziyaretçileri de hemen her gün bulunuyor.

Kobanêli 65 yaşındaki Yazê Hemo Şêxani, ellerinde ve yüzünde dövmelerle nakşettiği motiflerin ailesine ait simgeler olduğunu söylüyor. Konaktan geçen yaşamının ardından çadıra yaşam mücadelesini ‘Özgürlük olmadan konak ve sarayların hiçbir anlamı yoktur’ diyor. DAİŞ çeteleri Kobanê’den çıkması halinde ömrünün geri kalan tamamını çadırda geçirmeye razı olduğunu belirtiyor.

Kobanê direnişini sarı, kırmızı renklerle anlatmaya çalışan çocukların ağzından ‘biji berxwedana Kobanê’ düşmezken, DAİŞ’e karşı çocuk öfkesi de günden güne büyüyor.

Derme çatma çadırlarda yaşam mücadelesi veren Kobanêliler, yıkadıkları giysilerini tel ve mucurlar üzerinde kurutmaya çalışıyor.

Kobanê’de beraberinde getirdikleri un zor günlerde kullanan çadır kent sakinleri, saçta ekmek pişiriliyor.

Yağmur yağıyor ve halen içeriye gelmeyen çocukları ablaları çadırda başını çıkartarak sesleniyor.

Çadır kentin önünde biriken tozu temizleyen kadınlar, daha sonra beraberinde getirdikleri koyun yününü yastık yapmak için çalışmaya koyuluyor.

Çadır kentte yeni doğan çocuğa ninesi beşik temin ederken, Engelli olan Ahmed Qedir’ın annesi Gulistan Mihemed ise, çocuğunu 200 metre uzaklıkta bulunan banyo’da yıkamaya götürüyor.

Yağan yağmur nedeniyle çadırlarını su basanlar ise, kuru toprak ile mucurlarla çadırlarının altına döküyor.

Kobanê’den getirdikleri minik köpek yavrusunu seven çocuklar, içinde bulundukları zor yaşam koşullarını öyle anlarda unutarak gülümsemeyi başarıyorlar.

Ayakkabıları yırtık olan çocuklarda çamurlu ayaklarını yıkarken, karnı acıkan çocuklarda ateşte pişirdikleri makarnayı pişirmeye koyuluyor. Yemek kokusunu alan küçük çocukların sevinci de cabası.

 

Fotoğraf: Ferhat ARSLAN